12 Şubat 2011 Cumartesi

Oscar Öncesi

Yılın en iyi filminin belli olmasına sadece iki hafta kaldı. Her yıl olduğu gibi bu yıl da Oscar gecesi yaklaştıkça nostalji yapıyorum ve eski filmlere göz atıyorum. 90 larda hangi yıl hangi film ödül aldı? Eminim aşağıdaki listeyi görünce hepiniz benim gibi bir zaman yolculuğuna çıkacaksınız. Liste aşağıda. Hepinizin yorumlarını ve varsa - ki eminim vardır- bu filmlerle ilgili anılarınızı bekliyorum.

1990: Driving Miss Daisy (Bayan Daisy'nin Şoförü)
1991: Dances With Wolves (Kurtlarla Dans)
1992: The Silence Of The Lambs (Kuzuların Sessizliği)
1993: Unforgiven (Affedilmeyenler)
1994: Schindler's List (Schindler'in Listesi)
1995: Forrest Gump
1996: Braveheart (Cesur Yürek)
1997: The English Patient (İngiliz Hasta)
1998: Titanic
1999: Shakespeare In Love (Aşık Shakespeare)

Hepsi birbirinden mükemmel ama bence üç tanesi çok daha özel filmler. Schindler's List, Forest Gump ve Braveheart. Hergün izlesem bile sıkılmam -ki beni tanyanlar bilir bunu yaparım arasıra-.
Bence bu listede hala izlemediğiniz film varsa bu haftason güzel bir fırsat olabilir. Yorumlarınızı bekliyorum :)

Moonlight Sonata

Johannes Brahms- Waltz

Johannes Brahms - Lullaby

Brahms - Symphony No.3 - Poco Allegretto

9 Şubat 2011 Çarşamba

Kimya Güzeldir (Ömer KULELİ - Osman GÜREL)

İşte mükemmel bir bilimciden mükemmel bir kimya dersi:
"Bu haşarı Hidrojen kimin çocuğu yahu? Kimin değil ki? Güneşten geldiği söylenen Baba Hidrojen ile tombul Oksijen'in aşklarının meyvesi diyor kimileri de. Efendim rivayete göre güya bu fettan Oksijen Baba Hidrojen'i bir başka hidrojenle birlikte idare eder gidermiş yıllardır. İnsanlar da bunların beraberliğine suyun aziz ve de bölünmez bütünlüğü derlemiş. Kimyada poligami yok derlerse sakın inanmayın, örneği pek çoktur. Bu Oksijen var ya, valla bana kalırsa herkesin vesikalı yari. Oraya bak Demir'le, buraya bak Kalsiyum'la, yani senin anlayacağın tam bir sürtük.. Altın'a da çok asıldı, ama o soylu beyfendiden hiç yüz bulamadı. Baba Hidrojen de bula bula ona sevdalandı. Aşkın gözü kör diye ben buna derim, tam bir hidrojen bağlanması bunlarınki. Nice yakışıklı Potasyumlar, Kobaltlar katalizör olup etrafta kol gezer de bunları kimseler ayıramaz birbirinden... Derken bir gün Elektroliz diye bir herif çıkmış ortaya, tuttuğu gibi Oksijen'i kollarından ayırıvermiş belâlısı Hidrojen'den. On yüz bin yıllık sevgilimiz Su'ya üç otuz paralık elektrik enerjisinin yaptığına bak sen! Ebelik senin görevin mi? Herkesin birleşince çocukları olur, Su'yun çocukları elektrikle ayrışınca olmuş! "

Üniversite ve Sınavlar

          Az önce bilgisayar başında otururken kahve içiyordum. Sıcak kahvenin buharı gözlüklerimi buğulandırdı. Aklıma üniversite yıllarım geldi. Tam da eski öğrencilerimden üniversite final sonuçlarının mutlu haberlerini aldığım bugünlerde sanırım bu duyguya kapılmam rastlantı değil. Buz gibi Ankara kışında finallere çalışmak...
          Önce yurt günleri geldi aklıma. Çalışma salonunda gecenin 3 üne kadar çalışır, bunaldığımızda şort ve tşörtlerle yurt kapısının dışına çıkardık. Buz gibi hava öyle bir çarpar ve kendimize getirirdi ki. Elimizde kahveler, aklımızda sadece sınav. Ve stres... Ardından bir iki saat daha çalışıp sadece göz dinlendirmek için yatağa girmek ve günün ilk ışıklarıyla tekrar uyanmak. Okula giderken tüm gece boyunca çalıştıklarını içinden tekrarlamak, mutlaka çıkacak dediğin teorem ispatlarını ezbere yapmak. Ve okul kapısından giriş.
          Havuz başında dörderli beşerli gruplar. Herkes hararetle hangi teoremin sınavda sorulacağını, hangi tip soruların hangi yöntemle çözüleceğini tartışıyor. Bu grubu es geçip binaya giriyorum. Bizimkiler kesin alt katta boş bir sınıfta toplanmıştır. Evet işte bizim grup :) Çağdaş, Hakan, Anıl ve diğerleri... Böyle bir ekibi iş hayatımda bile göremedim. Beyin fırtınaları kasırgalara dönüşüyor. Sonunda hazırız sınava.
          Heyecan dorukta. Acaba neler sordu hoca? Umarım yoruma açık sorulardır. Bol bol gevezelik yapıp birkaç puan daha kapabilirim böyelikle.
          Bir buçuk saat sonra... Sınavı kendi aramızda değerlendiriyoruz. "Olum niye öyle yaptın, burada EKK kullanmalıydın", "MSE'yi kaç buldun", "Ya serbestlik derecesi kaç olacaktı?" gibi onlarca soru. Mutlaka herkeste bir hayal kırıklığı. Yine de omuzlarımızdan bir yük kalktı işte. Bir hafifleme, bir rahatlık. "Ne olacak, en fazla seneye yine alırız" lar.
          İnsan bu stresi bile öylesine özlüyor ki. Okul yıllarımda yanımda olan tüm arkadaşlarım ve hocalarım, iyi ki varsınız.
NOT: Kısa kesmek zorunda kaldım, malum işyerinden anca bu kadar yazılabiliyor :)

27 Ocak 2011 Perşembe

CAN YILDIRIM: Yeniden Yazmak..

CAN YILDIRIM: Yeniden Yazmak..: "Bazen çok sevdiğiniz bir filmi ikinci izleyişinizde keşke bu defa daha farklı bir sonla bitse dediğiniz oldu mu? Mesela Titanic'te Kate Wins..."

Yeniden Yazmak..

Bazen çok sevdiğiniz bir filmi ikinci izleyişinizde keşke bu defa daha farklı bir sonla bitse dediğiniz oldu mu? Mesela Titanic'te Kate Winslett filmin başında gemiden atlasaydı :) Yada Matrix'de Neo diğer hapı seçseydi. Filmleri baştan ele alıp kırılma noktalarını değiştirip sonlarını baştan hep beraber oluşturacağımız bir platform olsa? Herkes görüşlerini yazsa, onlar derlense ve hikayeyi baştan oluştursak? Cevaplarınızı bekliyorum. Bir de alttaki anketi doldurarak film türü seçin :)

12 Ocak 2011 Çarşamba

Küçücük Bir Kumar

Bu defa küçücük bir kumar oyunu oynayacağız. Elinizde bir para ve bir zar var. Önce yazı yada tura seçeneklerinden birini seçmeniz ardından da 1 den 6 ya kadar bir sayı söylemeniz bekleniyor. Sonrasında parayı ve zarı aynı anda atıyorsunuz. Eğer hem para hem de zar sizin söylediğiniz şekilde gelirse 5 TL, ikisinden sadece biri sizin söylediğiniz gibi gelirse 1 TL kazanıyorsunuz. Eğer 2 si de sizin söylediğinizden farklı bir sonuç gelirse 2 TL kaybediyorsunuz. Bu oyunu bir defa oynayıp para kazanma ihtimaliniz nedir?

Devam edelim mi? Bu kısım az da olsa istatistik bilenler için geliyor: Bu oyunun beklenen değeri nedir? Oyunu 60 defa oynayan birinin kar-zarar durumunun ne olmasını beklersiniz?

5. Basamak

Bir oyuna var mısınız? Kurallar şöyle: Bir merdivenin önünde duruyorsunuz. Cebinizden madeni para çıkarıp atıyorsunuz. Eğer yazı gelirse bir basamak yukarı çıkıyorsunuz, tura gelirse bir basamağı atlayıp iki basamak yukarı çıkıyorsunuz. Yani her bir para atışınızda ya bir basamak ya da iki basamak çıkacaksınız. 5. basamağa basma olasılığınız nedir?

NOT: Eğer kolay geldiyse bir de 500. basamağa basma olasılığınızı hesaplayın :)

6 Ocak 2011 Perşembe

Hangisi Ağır?

Bir tartı sorusu daha :) 8 küçük misketten biri diğerlerinden daha ağırdır. eşit kollu bir terazi ile sadece iki tartma işlemi sonucunda hangi misketin daha ağır olduğunu nasıl bulabilirsiniz?

Bozuk Tartı

Şimdi daha kolay bir soru geliyor. birbirinden farklı iki kutu tartılmak isteniyor. önce birinci kutu tartılıyor ve ağırlığı 5 kg. geliyor. Ardından ikinci kutu tartılıyor ve o da 6 kg geliyor. Sonra iki kutu beraber tartılıyor ve ağırlık 12 kg. geliyor. Bunun üzerine tartının ayarının bozuk olduğu ve 0 dan başlamadığı anlaşılıyor. Bu bilgiler doğrultusunda birinci ve ikinci kutunun gerçek ağırlıklarını bulabilir misiniz?

Türev Sorusunun Çözümü

Türev sorusunun çözümü eski öğrencilerimden Emre'den geldi. Tebrikler Emre. X^2 nin açılımı X tane X in toplamı demektir. O halde X tane X in türevi, X^2 nin türevine eşit olacaktır. X in türevi de 1 olduğu için X tane 1 in toplamı X yapar ve X^2 nin türevi de 1 e eşit olur. Tabi çözümdeki hata da ikinci sorum olacaktı ama çözümün içinde Emre buna da cevap verdi: X karenin X tane X in toplamı olabilmesi için X sadece doğal sayılar kümesinde tanımlı olmalı. Dolayısıyla sürekli bir kümede tanımlı olmadığı için limiti yoktur ve türevi de alınamaz.

Yaş Problemi :)

"Can vazgeç artık matematik problemlerinden" dediğinizi duyar gibiyim ama bu soruyu sormadan edemeyeceğim :) Barcelona Üniversitesi'nden bir profesörün sorusu: Bir anne çocuğundan 21 yaş büyüktür. 6 yıl sonra annenin yaşı, çocuğun yaşının 5 katına eşit olacağına göre baba nerededir?
Cevapları bekliyorum :)

4 Ocak 2011 Salı

X^2 nin Türevi

Geçen hafta X^2 nin türevinin 2X dışında bir sonucu olabilir mi diye sormuştum. Şimdi ulaşılabilecek sonucu söyleyeceğim. Bu sonuca nasıl ulaşıldığını ise 2 gün sonra yayınlayacağım. İki gün içinde umarım sizlerden biri bu yolu bulur ve paylaşır :)  Bulacağınız sonuç X. Ufacık bir ucu daha veriyorum: İlkokulda çarpmanın tanımını nasıl yapıyorduk?